Siber Zorbalık
Bilgi ve iletişim teknolojilerinin (internet, cep telefonu, sosyal medya, vb.) yaygınlığının her geçen gün artması, hemen hemen her evde internet erişiminin bulunması ile birlikte sosyal medya kullanımının artması sayısız faydalarının yanında kültürel, sosyal ve ailevi boyutta problemleri de beraberinde getirmektedir. Özellikle sosyal medya hesaplarına sahip olmak sosyal bağlantılar ve mesleki kazanımlar edinilmesine yardımcı olurken birçok sorunlara karşı da kullananları savunmasız hale getirmektedir. Buna ek olarakcep telefonlarına ve sosyal medya hesaplarına sahip olma yaşının giderek düştüğü de bilinmektedir. Bu sebeplerle internet ortamında zorbalığa maruz kalma ve zorbalık yapma en az fiziksel ortamlarda zorbalığa maruz kalma ve zorbalıkyapma kadar yaygınlaşmaktadır. Cep telefonu, internet ve sosyal medya kullanım yaşının düşmesi özellikle çocukları siber zorbalığa maruz kalmaya daha açık hale getirmekte ve ebeveynlerin çocukları bu konuda bilgilendirmeleri önem arz etmektedir.
Sanal ortamlarda gerçekleştirilen ve bir bireye veya gruba mesaj yoluyla hakaret, tehdit, cinsel içerikli fotoğraf veya mesaj göndermek gibi saldırı türlerinin yanında elde ettiği fotoğrafları, mesajları ve bilgileri kişiyi utandırmak ve dışlamak amacıyla yaymak siber zorbalık (sanal zorbalık, internet zorbalığı) kapsamında değerlendirilmektedir (Erdur-Baker & Kavşut, 2007). Buna göre siber zorbalık kavramı düşmanca duygularla bireye zarar vermek, bireyi utandırmak, dışlamak ve itibarsızlaştırmak gibi amaçların yanında kişiden cinsel veya türlü nedenlerle faydalanmak gibi amaçlar da taşıyabilmektedir. Bir durumun siber zorbalık olarak değerlendirilebilmesi için olayın zarar verme kastı içermesi ile birlikte tekrarlayıcı da olması gerekmektedir (Akbaba & Eroğlu, 2013).
Siber zorbalığı fiziksel zorbalıktan ayıran en önemli özellikler arasında zorbalığı yapan kişinin kimliğinin çoğu zaman bilinmemesi bulunmaktadır. Bu gizlilik saldırganlara yapacaklarıyla ilgili herhangi bir yaptırım uygulanamayacağı yanılgısına sahip olmalarına yol açmaktadır. Özellikle saldırgan çocuk veya ergen ise zorbalığın sonuçlarına karşı daha duyarsız olabilmektedir. Sanal ortamın kişiye gizli veya sahte hesaplarla saldırıyı gerçekleştirebilmesine imkântanıması ve mağdura sanal ortamda her an ulaşabilmenin mümkün olması siber zorbalığın fiziksel zorbalıktan daha yaygın ve tehlikeli olmasına yol açabilmektedir (Akbaba & Eroğlu, 2013). Özellikle sanal ortamda elde edilen fotoğraf ve bilgilerin saldırganın elinde bulunabilmesi ve bunları aynı anda birçok platforma ve/veya kişiye yayabilme imkanının bulunması gibi tehditler siber zorbalığın fiziksel zorbalıktan daha yaralayıcı sonuçlara yol açabilmesine neden olabilmektedir (Akbaba &Eroğlu, 2013).
Siber zorbalık her yaş grubu için zorlayıcı ve yaralayıcı olabilmekle birlikte mağdurun özellikle çocuk ve gençler olduğu durumlarda ciddi ruhsal problemlere neden olabilmektedir. Bunlar benlik saygısında azalma, utangaçlık, korku, kendini değersiz hissetme ile birlikte depresyon ve intihar düşünceleri gibi klinik dikkati gerektiren ruhsal sorunlar da olabilmektedir (Erdur-Baker & Kavşut, 2007).Ayrıca yapılan bir araştırmaya göre düşük benlik saygısının hem siber zorbalık mağduru hem de saldırganı olma ile yakından ilişkili olduğu bulunmuştur (Patchin & Hinduja, 2010). Buna göre siber zorbalık uygulayan bireylerin de düşük benlik saygısına sahip olabileceği görülmektedir. Buna ek olarak düşük benlik saygısına sahip bireylerin siber zorbalık mağduru olma ihtimallerinin daha fazla olduğu da vurgulanmaktadır (Patchin & Hinduja, 2010).
Düşük benlik saygısı birçok psikopatoloji için risk faktörü olduğu gibi bireyi zorbalığa uğramaya da açık hale getiren önemli bir etkendir. Burada önemli olan nokta çocukların kendilerini siber zorbalığa karşı koruyabilmelerinin ve siber zorbalıkla karşı karşıya geldiklerinde üstesinden gelebilecek yeterlilikte öz saygıya sahip olmalarının gerekliliğidir. Bunun gerçekleşebilmesi ise büyük ölçüde kabul edici, dinleyen ve içten ebeveynlerle büyümeye bağlı olduğundan ebeveynlere önemli görevler düşmektedir. Tüm bu sebeplerle ebeveynlerin çocukları sosyal medya ve cep telefonu kullanımı konusunda bilinçlendirmeleri ve siber zorbalık hakkında bilgilendirmeleri hem zorbalık uygulayan çocukların yetişmesini engelleyebilir hem de zorbalık mağdurlarının ruh sağlığını korumak bakımından faydalı olabilir.
Mekselina ZEREYALP
KAYNAKÇA
Akbaba, S., & Eroğlu, Y. (2013). İlköğretim öğrencilerinde siber zorbalık ve mağduriyetin yordayıcıları. Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 26(1), 105-122.
Erdur-Baker, Ö., & Kavşut, F. (2007). Akran zorbalığının yeni yüzü: siber zorbalık. Eurasian Journal of Educational Research (EJER), (27).
Patchin, J. W., & Hinduja, S. (2010). Cyberbullying and self‐esteem. Journal of school health, 80(12), 614-621.
bilal
çok güzel yazmışsınız. tebrik ederim..