KLEPTOMANİ

Son zamanlarda bazı dizilerin de gündeminde yer alan kleptomani, ruhsal bir bozukluktur. Çeşitli ruhsal bozukluklarla eş tanı halinde bulunabilir. Kleptomani, tanı alan kişiyi etkilediği gibi yakın çevresini de büyük oranda etkiler. Kleptomaniklerin birinci derece akrabalarında duygulanım bozuklukları ve obsesif-kompulsif özelliklerin yüksek oranda görüldüğü bildirilmiştir (BALTACIOĞLU, EŞSİZOĞLU, YENİLMEZ, KAPTANOĞLU, 2015). Kesin tedavisi olmamakla birlikte psikoterapi ve ilaç tedavilerinin birlikteliği ile dürtüler kontrol altına alınabilir. 

Kleptomani Nedir?

Kleptomani, DSM-V tanı sisteminde ‘’Yıkıcı Bozukluklar, Dürtü Denetim ve Davranım Bozuklukları’’ başlığı altında yer alan ruhsal bir bozukluktur.

Dürtü kontrol bozukluklarından biri olan kleptomani, parasal değeri olmayan ve kişinin ihtiyaç duymadığı halde, tekrarlayıcı biçimde nesneleri çalma dürtüsünü engelleyememesidir. Çalma eylemi öncesinde gerginlik artar, eylem sırasında ve eylem sonrasında ortaya çıkan rahatlama ve zevk alma duyguları, eylem sonrasında suçluluk, pişmanlık ve kendinden nefret etmeyle birleşen yakalanma korkusuna dönüşür (Baltacıoğlu, VD, 2015).

Etiyolojisi, yaygınlığı ve tedavisine ilişkin bilgiler sınırlıdır. Bu bozukluk genellikle ergenlik döneminde başlar ve geç erişkinliğe kadar sürer, bazı hastalarda ömür boyu sürebilir. Kleptomaniye genellikle başka ek tanılar örneğin duygudurum bozuklukları eşlik edebilmektedir. Kleptomani olan hastalar çoğunlukla kleptomani için değil eşlik eden diğer belirtileri için tedaviye başvururlar. Kleptomani tedavisi konusunda da yeterli bilgi ve kontrollü çalışma yoktur (ÇETİNAY AYDIN, GÜNGÖR, GÜLSEREN, 2012). 

Kleptomaninin Klinik Özellikleri ve Tanı Ölçütleri

Kleptomanisi olan kişi, çalma girişiminde bulunmadan hemen önce giderek artan bir gerginlik duyumsar. Çalma eylemini gerçekleştirirken haz, doyum ve rahatlama duyguları yaşar. Kleptomanların, genelde çaldıkları nesneleri satın alacak güçleri vardır. Sıklıkla çaldıkları nesneleri başkalarına verir, gizlice geri koyar, saklar ya da atarlar.

Davranışları önceden planlanmış değil, birdendir. Eylem o denli kendiliğinden gerçekleşir ki kimi kişiler çalma eylemini değişmiş bir bilinç durumunda yaptıklarını belirtirler. Diğer insanlarla iş birliği içine girmezler, genelde suç ortakları yoktur. Kleptoman kişiler çalma suçundan yakalandıktan sonra öfke ve öç alma duygusundan çok suçluluk, üzüntü ve bunaltı duyarlar. Kişi sıklıkla bu eylemi, nedensiz, utanç dolu ve yanlış olarak değerlendirir. Bu nedenlerle çalma eylemi benlikle uyumsuzdur. Eğer böyle bir eylemde, amaç çalınan nesne ise, tanı kleptomani değildir. Kleptomanide, çalma davranışının kendisi amaçtır. Kleptomanide çalma dürtüsü zorlayıcıdır (TAMAM, ÖZPOYRAZ, ÜNAL, 1997).

Kleptomani Nasıl Tedavi Edilir?

Kleptomaninin gerçek hırsızlık, akut mâni, alkol- madde bağımlılığı, antisosyal kişilik bozukluğu ve obsesif kompulsif bozukluktan ayırıcı tanısı yapılmalıdır (BALTACIOĞLU, VD, 2015). Uzun yıllar devam eden ruhsal bozukluklar arasında olan kleptomani, genellikle genç ergenlik döneminde başlar. 

Kleptomaninin tedavisi konusunda kontrollü çalışmalar yoktur. Psikodinamik yaklaşımlar, davranış tedavileri denenmiş, değişken sonuçlar bildirilmiştir. Bilişsel davranışçı tekniklerin yararlı olabileceğini gösteren çeşitli olgu bildirimleri mevcuttur. Bazı olgularda elektrokonvulzif tedavinin (EKT) yararlı olduğu bildirilmiştir. 

Günümüzde psikofarmakolojik tedavi olarak, antidepresan özelliklerinin yanı sıra antikompulsif nitelikleri de içeren bir antidepresan grubu olan seçici serotonin geri alım inhibitörleri (SSRI) kullanılmaktadır. Naltreksondan da kleptomani tedavisinde umut vaat edici olarak bahsedilmektedir yapılmalıdır (BALTACIOĞLU, VD, 2015). 

  • Kleptomani ve Ceza Sorumluluğu’nun Değerlendirilmesi

Türk Ceza Kanunu akıl hastalığı olan şahısların bir suç işlemeleri halinde hastalığın kusur yeteneğini etkilediği oranda cezalandırılmasını uygun görmüştür. Bir akıl hastasında hastalığının her somut olaya etkisi farklı olabileceği gibi, akıl hastalıklarının türleri arasında da ceza hukuku açısından değişik sonuçlar ortaya çıkabilir. Akıl hastalığı tanısı koyan hekim, spesifik olarak tanısını koyduğu hastalığın kişinin algılama yeteneği ve davranışlarını yönlendirme becerisi üzerindeki etkisini belirlemelidir (KANDEMİR, BÜKEN, BÜKEN, ERKOL, 2014).

Örneğin; kleptomani, kişinin eyleminin hukuki sonuçlarını algılama yeteneğini değil, fiille ilgili davranışlarını kontrol edebilme yeteneğini etkiler. Kleptoman, çalma dürtüsüyle hırsızlık suçu işlediğinde, bu hastalığın bir sonucudur. Kleptomanide, hırsızlık suçunun maddi unsuru olan başkasına ait taşınır malı alma eylemi ile çalma dürtüsü arasında illiyet bağı kurmak mümkündür. Kleptomani hastası sadece ihtiyacı olmayan maddi değeri düşük malları çalma eğilimindedir. Kleptomanın bu nitelikleri taşımayan hırsızlık suçunu işlemesi durumunda, kusur yeteneğinden yoksun olduğu sonucuna ulaşmak, doğru değildir (KANDEMİR, VD, 2014). 

Öte yandan, kleptomani hastasının hastalığıyla ilgili olmayan bir suç; örneğin cinsel saldırı suçunu işlediği düşünüldüğünde, çalma dürtüsü ile cinsel bütünlüğe saldırı eylemi arasında illiyet bağı kurulamadığından hastalığın kişinin ceza sorumluluğuna hiçbir etkisi olmayacaktır. Başka bir ifadeyle; maddi değeri yüksek olmayan şeylerin konu olduğu hırsızlık suçunu işleyen fail, kleptomani hastalığının etkisiyle davranışı gerçekleştirmişse irade yeteneğinin olmadığı söylenebilir. Buna karşılık hastalığının etkisi ile meydana gelmesi mümkün olmayan, cinsel saldırı, adam öldürme gibi suçları işlediğinde ceza hukuku açısından sorumsuzluktan söz edilemez (KANDEMİR, VD, 2014).

Kısacası, toplumda, çalma hastalığı olarak da bilinen kleptomani hem hasta hem de yakınları için ciddi sonuçlar doğurabilir.

Merve İZBUL

KAYNAKÇA

Aydin, P. C., Gungor, B. B., & Gulseren, L. (2012). Kleptomani Tedavisinde Naltrekson: Bir Olgu Sunumu. Türk Psikiyatri Dergisi23(4), 284-6.

Baltacıoğlu, M., Eşsizoğlu, A., Yenilmez, Ç., & Kaptanoğlu, C. Kleptomanide ayırıcı tanı ve psikodinamik yaklaşım: bir olgu sunumu. Düşünen Adam The Journal of Psychiatry and Neurological Sciences 2015; 28 (2): 6672.

KANDEMİR, F., BÜKEN, B., BÜKEN, E., & ERKOL, Z. (2014). Kleptomani (Çalma Deliliği)’ye Yol Açan Faktörler ve Ceza Sorumluluğu’nun Değerlendirilmesi. Düzce Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Dergisi1(2), 21-24.

Tamam, L., Özpoyraz, N., & Ünal, M. (1997). Kleptomani: Bir gözden geçirme. Türk Psikiyatri Dergisi8(1), 36-44.

DSM-5 (psychiatry.org)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

g

An legimus similique intellegam mel, eum nibh tollit assentior ad. Mei ei platonem inciderint.

e