Ağlamak Neden Gereklidir ? Ağlamanın Hayatımızdaki Yeri ? Ağlamak Gerekli Midir ?

Ağlamanın hayatımızda etkileri oldukça fazladır . Ağlamanın göstergesi kişiden kişiye değişmektedir . Bazıları için rahatlama bazıları için güçsüzlük göstergesi bazıları için acizlik bazıları için başarı bazıları için içsel rahatlama bazıları için zehir akıtma gibi birçok örneği bulunmaktadır . Bazen ağlamak ya da ağlayamadığımız için hekimlere bile başvurulabilir . Peki bu durumu gözler önüne alacak olursak ağlamanın sağlık açısından bile gerek ruhsal mental olarak gerekse fizyolojik açıdan sağlığımızı etkilediğini görebiliriz. 

Ağlamak her zaman hüzünlü bir olay sonucu ya da canımızın yanması sonucu ortaya sunduğumuz gözyaşı ile sınırlı kalmamaktadır . Bazen sevinç gözyaşları bazen korku bazen heyecan kısacası doruklarda yaşadığımız birçok olay ve duygu durumun kanıtı olarak ise vücudumuz gözyaşı olarak tepki gösterir . 

1986’da popüler Amerikan gazete ve dergilerini inceleyen bir psikolog, ağlamakla ilgili makalelerin yüzde 94’ünde ağlamanın psikolojik gerginliği gidermeye yardımcı olduğunun ileri sürüldüğünü gördü.  

2008’de 30 ülkeden 4300 genç yetişkinle yapılan bir araştırmada ise çoğu kişi ağladıktan sonra ruhsal ve fiziksel olarak kendilerini daha iyi hissettiklerini söylüyordu. Bazıları ise bir değişiklik hissetmediğini, kimi de kendisini daha kötü hissettiğini ifade ediyordu. ( Dergi Park)

Duygularımızla sürekli baş başa kalmak elbette kolay değildir, özellikle de acı veren ve rahatsız edici duygularla. Ağlamak kırılgan tarafımızı öne çıkarsa da, zorlayıcı duygusal deneyimlerin rahatsız edici ağırlığıyla baş etmenin de bir yöntemidir.Bazen en yakın arkadaşımız göz damlalarımız olabiliyor . (Kurious) 

Ağlamak insanların doğasında vardır ve bir insanın sağlığı için oldukça gereklidir. Göz yaşında lizozim adlı bir sıvı içerir bu sayede gözdeki bakterileri ölür ve göz sağlığını korur. İçimizde biriktirdiğimiz kötü duyguları dışa vurarak onlardan kurtulmamızı sağlar. Salgıladığı endorfin sayesinde insanın mutlu ve sevinçli olmasını sağlar ve kötü duygulardan uzaklaştırır. Duygularımıza göre ağlama biçimimiz de değişebilir. Çekilen acılardan veya üzüntülerden dolayı hıçkıra hıçkıra veya çığlıklar atarak ağlarken mutluluktan ve sevinçten ağlamak tam tersidir kahkahalar atarak ağlamaktır. Bir duyguyu maksimum seviyeye yaşamak ağlamamıza neden olur.

Ağlamak yetişkinler için ve çocuklar için farklı anlamlar taşıyor olsa bile ağladıktan hemen sonra üzerimizdeki karabulutlar kısa süreliğine de olsa yok olur ve salgıladığı mutluluk hormonuyla yerini sevinçlere bırakır aynı zamanda sakinleştirici etkisi ile daha sakin olmamızı sağlar. Küçük bir çocuğun ağlama sebepleri belirli şartların dışına çıkmaz. Örneğin karnı aç ise, diş çıkarıyorsa uykusunu almamış, ilgi görmemiş ve istediğini elde edememişse örneğin istediği bir oyuncağın alınmaması ağlama sebeplerindendir. Yetişkinler ise ağır basan duyguların sonucu ağlar. Üzülmek, mutlu olmak ve heyecanlı olmak gibi duyguları maksimum seviyede yaşanması sonucunda ağlama görülebilir.

Kısacası ağlamak hayatımızım vazgeçilmez damlalarıdır . 

NUR PEKDEMİR