REDDEDİLMEK NEDEN ACI VERİR?

Reddetmek, birisini veya bir şeyi kendisinden uzaklaştırmak olarak tanımlanabilir. Reddedilme durumunu ise bir kişi, topluluk veya kuruluş tarafından kabul edilmemek, geri çevrilmek ya da yok sayılmak olarak ifade edebiliriz.
Reddetme ve reddedilme durumlarını günlük yaşamımızda büyük veya küçük ölçeklerde yaşayabilmekteyiz ve karşımıza çeşitli durumlarda ortaya çıkabilmekte. Örneğin, bir kişi önemli bir duygusal ilişkisi bittiğinde reddedilmiş hissedebilir. Evlat edinilmiş biri, biyolojik annesi tarafından ya da arkadaş edinmekte sıkıntı yaşayan bir çocuk akranları tarafından reddedilmiş hissedebilirler. Ayrıca “reddedilme”, çalışma ortamında bir pozisyon için reddedilme veya başvurulan bir okuldan kabul edilmemek gibi, yaşam olaylarından da kaynaklanabilir. Bu durumların sonucunda ise utanç, üzüntü, keder, yetersizlik gibi acı duyguları tecrübe ederiz.
Yaşadığımız reddedilme tecrübelerimizi iyileştirmeye başlamadan önce çocukluk ve ergenlik döneminde yaşamış olduğumuz reddedilmeleri bilmeye, neler yaşadığımızı fark etmeye ve bunları kabullenmeye ihtiyacımız vardır. Bu anılarımız, kendimiz ve deneyimlerimiz hakkında şu anda nasıl düşündüğümüzü gösterir. Çocukluk döneminde tekrar tekrar reddedilmek yetersiz olunduğuna dair bir düşünce biçimi geliştirmeye yol açabilir. Gelişen bu düşünce biçimi ise yaşamımızda karşımıza çıkan reddedilme durumlarının verdiği acıyı arttırır.
Sonucunda ise reddedilmekten korunmak amacıyla diğer insanlarla araya mesafe koyma, duygusal duvarlar örme gibi tepkiler oluşabilir. Diğer yandan ise diğer insanların bizi reddedeceğine dair beklentimiz vardır ve karşımızdaki kişinin söz ve davranışlarında reddedileceğimize yönelik ipuçları ararız. Bu düşüncenin sonucu olarak ise karşımızdaki kişi bizi reddetmeden biz onu reddederiz, böyle davranmanın bize kontrolde ve güçlü olma hissi vereceğini düşünürüz ancak kaybın oluşturacağı acı değişmez. Duygusal duvarlar örmek ve başkalarını, reddedilmeden reddetmek, sağlıklı ilişkiler kurmamıza engel olur ve bizi reddedilme acısından korumaz. ‘Peki reddedilme ile nasıl başa çıkabiliriz?’ sorusuna şu önerileri verebiliriz:

  1. Reddedilmenin acısını kabul edin: Hislerinizi inkar etmeyin ve bastırmayın, acı verici olsalar da yaşayın. Ağlamak, bağırmak, konuşmak, yürüyüş yapmak, meditasyon yapmak gibi size iyi gelebilecek aktiviteler yapın.
  2. Kişiselleştirmeyin, kendinizi suçlamayın: Neden reddedildiğinizi merak etmeniz doğaldır ancak cevabını bilmiyorsanız kendinizi suçlamak sizin kontrolünüz dışındaki bir şeyin sorumluluğunu almaktır. Kendinize haksızlık etmeyin.
  3. Psikolojik sağlamlığınızı arttırın: Psikolojik sağlamlık yaşanan sorunlardan sonra tekrar toparlanabilme gücüdür. Bu geliştirilebilir bir beceridir. Zihninizi ‘neden bu hep benim başıma geliyor?’ gibi sorular yerine ‘bununla nasıl baş edebilirim?’ gibi çözüme odaklanması yönünde eğitin.
  4. Olaylara mizahi yönden bakın: Mizah, hayatın zorluklarıyla etkili baş etme yollarındandır. Bu açıdan bakabildiğimizde deneyimlerimizin o kadar da katlanılmaz olmadığını fark edebiliriz.
  5. Tekrar denemekten vazgeçmeyin: Başarıya ulaşmış insanlar reddedilmenin, sürecin bir parçası olduğunu bilirler. Başarıya ulaşma yolunda birçok kez reddedilmişlerdir ve artık bunu normal olarak görürler ve denemeye devam ederler. Tekrar tekrar denemeye devam etmek bir süre sonra reddedilmeye karşı hassasiyetinizin azalmasını ve duyarsızlaşmanızı sağlayarak size yardımcı olur. Sonuç olarak reddedilmenin normal bir deneyim olduğunu kabul eder ve reddedilmeden kaynaklı acıyı en aza indirgeyebilirsiniz.
  6. Psikolojik destek almaktan çekinmeyin: Şu an hayatınızdaki reddedilmeler çok fazla canınızı yakıyor, acı veriyor, zihninizi meşgul ediyor, ilişkilerinizi bozuyor veya gündelik hayatınıza devam etmenizi engelliyorsa; bu, çocukluğunuzdaki travmatik deneyimlerin sizi hala yoğun bir şekilde etkilediğini göstermektedir. Geçmişin acı veren izlerinden kurtulmak istiyorsanız yakın ve güvenilir bir terapiste başvurun.

Ek olarak öz-saygısı daha düşük bireyler için, reddedilme daha acı verici olabilir ve iyileşmeleri daha çok emek isteyebilir. Araştırmalar, reddedilmeye daha duyarlı kişilerin, reddedilmeye yol açan davranışlarda bulunmaya daha yatkın olabileceğini göstermiştir. Ayrıca, ilişkilerinde bu kronik reddedilmeyi engellemeye çalıştıkları için, sosyal durumlardan tamamen kaçınarak, yalnızlığı tercih edebilirler.
Reddedilmeye duyarlı kişilerin, bu duyarlılığın üstesinden gelmesi ve kendi değerleri konusundaki inancını güçlendirmesi için güvenilir aile ve arkadaşlardan oluşan güçlü bir destek sistemi oluşturmak çok yardımcı olacaktır. Hoşça kalın.

Rabia Pak

Kaynaklar

  1. https://www.tavsiyeediyorum.com/makale_20628.htm#:~:text=Reddedilmenin%20ac%C4%B1s%C4%B1n%C4%B1%20kabul%20edin.&text=Hislerinizi%20inkar%20etmeyin.,size%20iyi%20gelecek%20rit%C3%BCeller%20yarat%C4%B1n.
  2. https://www.yasantipsikoloji.com/kisisel-gelisim/reddedilmek-neden-aci-verir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

g

An legimus similique intellegam mel, eum nibh tollit assentior ad. Mei ei platonem inciderint.

e