
Benlik İdeali
Birey geliştikçe kendisini diğerlerinden ayırt edebilme yetisi edinir ve bu şekilde de benlik şekillenir. Benlik, kısaca bireyi diğerlerinden ayıran duygu, düşünce ve davranış gruplarını tanımlar. Benlik; “Ben kimim?”, “Amaçlarım ne?”, “Neye inanıyorum?”, “Ne istiyorum?” gibi birçok sorunun yanıtını da sağlar.
Bu yazıda Carl Rogers’ın benlik tanımına değinip utanç duygusuna ve diğer insanların bizi görme şekli üzerinde durarak sosyal medya ve ideal benliğe değineceğiz.
Carl Rogers ve Benlik
Hümanistik yaklaşımın en önemli temsilcilerinden biri olan Rogers da “benlik” üzerinde durmuştur. Ona göre benliğin; benlik değeri/saygısı (kişinin kendine ne kadar değer verdiği), benlik imajı (kendini nasıl gördüğü) ve ideal benlik (olmayı arzuladığı kişi) olmak üzere üç temel unsuru vardır. Rogers, gerçek benlik ve ideal benlik arasındaki fark üzerinde durmuş, bu iki benlik durumu arasındaki tutarlılık ve tutarsızlıklara değinmiştir.
Gerçek benlik, kişinin şu an olduğu olumlu ve olumsuz gerçek halini kapsar. Benlik imajı, yanlış veya çarpıtılmış algılara dayanabilir; fakat gerçek benlik, kişinin gerçekte kim olduğuna dair öz farkındalığı içerir. İdeal benlik, bireyin olmak istediği benlik halidir. Kişinin arzu ettiği hedefleri, hırsları, inançları ve değerleri gibi özellikleri içerir. İdeal benlik, sürekli olarak değişen, dinamik bir yapıya sahiptir; çocukken “büyüyünce olmak istediğimiz kişi” ile ergenliğimizdeki ve yetişkinliğimizdeki ideal benliklerimiz aynı değildir.
Rogers’a göre benlik imajımız ve ideal benliğimiz arasındaki fark arttıkça kaygı da ortaya çıkar ve kişinin potansiyelini tam anlamıyla kullanan bir birey olması güçleşir. Bu iki benlik arasındaki tutarlılık ne kadar yüksekse kişi kendini o kadar olumlu algılar ve benlik saygısı yükselir.
İdeal Benlik, Utanç ve Sosyal Medya
“Utanç, var olduğumuz halimize dair görüşümüz ile olmak istediğimiz kişi arasındaki mesafeyi ölçer.” der Adam Phillips, İlgi Arayışı adlı kitabında. Yani, gerçek ile idealimiz arasındaki mesafedir utanç. Teknolojinin de ilerlemesiyle bu mesafe daha kontrol edilebilir hale geldi, yani sosyal medya doğdu.
Benliğin oluşumunu etkileyen bir faktör de toplum ve toplumsallaşma sürecidir. Diğer insanlarla kurduğumuz ilişkiler, “Ben bir başkasının gözünde kimim?” düşüncesi, benlik tanımımıza katkıda bulunur. Günümüzde ise Instagram gibi sosyal medya platformları sayesinde, diğerlerinin gözünde nasıl göründüğümüzü kontrol edebilir hale geldik.
Bu platformlarda, diğerlerinin ideallerine uygun bir yaşam tarzında paylaşımda bulunabilir, benlik sunumumuzu kontrol edebilir, adeta bir vitrin düzenler gibi insanların bizi nasıl gördüğünü şekillendirebiliriz. Bu platformlarda, gerçek benliğimiz yerine sunduğumuz bu benliğe “sanal benlik” adı verilir. Hem fiziksel özelliklerimiz gibi gözle görülebilen yönlerimizi hem de gözle görülemeyen özelliklerimizi toplumun ideallerine göre filtreleyerek bir “sanal ideal benlik” sunabiliriz.
Bu sanal benlik, paylaşımlarımıza aldığımız yorumlar ve beğenilere göre şekillenebilir. Toplumun standartlarına göre sunduğumuz benliği belirleriz; postlarımız beğeni aldığı sürece yalnız değilizdir. Takipçi ve beğeni sayısındaki artış ile birlikte, artık sunulan benliğin gerçek benlik mi yoksa ideal benlik mi olduğunu belirleyen sınır gitgide görünmez hale gelir.
Rogers’ın değindiği gibi, ideal ve gerçek benlikler arasındaki fark ne kadar büyükse, bu durum o kadar kaygıya ve hayal kırıklığına neden olur, bizi başarısız hissettirir. Böyle bir durumda, kendimizle kurduğumuz ilişki zarar görür. Kendisiyle kurduğu ilişki sağlıklı olmayan birinin, diğer insanlarla sağlıklı ilişkiler kurması da zorlaşır.
Peki, bu farkı nasıl daraltacağız? Kendimize dayattığımız gerçekdışı beklentilerden uzaklaşarak kendimizi tanımakla işe başlayabiliriz. “Ben gerçekte ne olmak istiyorum?”, “Gerçek ben kim?”, “Kurduğum ideal benliğin ne kadarını gerçekleştirebilirim?”, “Potansiyelim ne?” gibi sorulara yanıt vererek benliğimizde bir denge sağlayabiliriz.
Kaynakça:
- Sargın, S., & Dursun, Y. (2021). Sanal ideal benlik uyumunun tüketicilerin sosyal medya ilgilenimi ve sosyal medya kullanım motivasyonu üzerindeki etkisi: Bir yapısal eşitlik modellemesi. Journal of Consumer & Consumption Research / Tüketici ve Tüketim Araştırmaları Dergisi, 13(2).
- Gürcan, D. (2015). Benlik farklılıklarına Rogers’ın danışan odaklı terapisi ile yaklaşım: Vaka çalışması. Ayna Klinik Psikoloji Dergisi, 2(1), 13-26.
- Yılmaz, H. A. (2016). Bir derleme: Benlik kavramına ilişkin bazı yaklaşımlar ve tanımlamalar. Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, (48), 79-89.
- Işıklı, Ş. (2020). Instagram’da benlik sunumu: Takipçi etkisi üzerine dramaturjik bir inceleme.
- Carl Rogers Humanistic Theory and Contribution to Psychology. Retrieved from: https://www.simplypsychology.org/carl-rogers.html
- İdeal Ben ve Gerçek Ben. Retrieved from: https://www.noapsikoloji.com/post/i%CC%87deal-ben-ve-ger%C3%A7ek-ben
İlknur Bakır
Bir yanıt yazın